“Dijitalleşme Sürdürülebilirlik İçin Bir Zorunluluk”

ATP: Dijital Dönüşümün Merkezindeki Şirket

1- Bize kendinizden bahseder misiniz?

Lise eğitimimi AFS bursları ile Amerika’da tamamladım. Lisans eğitimimi Massachusetts Institute of Technology (MIT) makine mühendisliği bölümünde gerçekleştirdim. Akabinde Harvard Business School’un MBA programını bitirdim. İş hayatına California merkezli Raychem Corporation’da pazarlama müdürü olarak Belçika’da başladım. Daha sonra New York eyaletine dönerek teknoloji firmalarında üst düzey yönetici pozisyonlarında çalıştım. FitLinxx’de COO pozisyonunda; EXENET’te kurucu ortak ve CEO olarak görev aldım. 2010 yılında Türkiye’ye Cisco Genel Müdürü pozisyonuyla döndüm. 2014 yılında ATP’nin CEO’luk görevini üstlendim. Bilişim, iletişim teknolojileri ve telekomünikasyon alanlarında tecrübe sahibiyim. Kariyerimde yazılım ve donanım dahil olmak üzere ArGe’nin tüm alanlarını, üretim, destek, iş geliştirme, pazarlama ve satış birimlerini yönettim. Girişim sermayesi ile desteklenen “start-up” şirketlerinde yeni teknolojilerle çalıştım; şirket alımları gerçekleştirdim. TÜBİSAD, TBV ve AMCham Türkiye yönetim kurullarında bulundum.

2- ATP nasıl ve ne zaman kuruldu?

ATP’nin ana hissedarı Ata Holding, sahibi ya da çoğunluk hissedarı olduğu 37 şirketle, günümüzde 4 kıtada 10 ülkede faaliyetlerini 56 bin çalışanı ile sürdürüyor. Holding şirketlerinden Ata Yatırım için aracı kurum süreçlerinin uçtan uca yönetimi amacıyla ATP adında kapsamlı bir yazılım platformu oluşturuldu ve devamında bu platform üzerinde çalışan bir şirket kuruldu. Özellikleri ile sermaye piyasasının dikkatini çeken ATP yazılımları diğer aracı kurumlar tarafından da kullanılmaya başlandı. Tradesoft markası altında sunulan platform kısa sürede sermaye piyasasında lider konumuna geldi. ATP, yıllar içinde yazılım ve hizmet portföyünü genişleterek yaşamsal kritik altyapı hizmetlerini, hızlı restoran çözümlerini, dijital dönüşüm danışmanlık ve yazılımlarını da bünyesine kattı. Müşterilerinin çoğunluğu grup dışı şirketlerden oluşan ATP, yazılımları ve tecrübeli kadrosuyla günümüzde yurt içinde ve dışında yüzlerce şirkete hizmet veriyor.

3- ATP hangi sektörlerde faaliyet gösteriyor? Rakiplerinden hangi özellikleri ile ayrılıyor?

Sektörel faaliyetlerimizi markalarımız altında yönetiyoruz. Finans sektöründe, Tradesoft sermaye piyasalarında aracı kurumlar ve portföy yönetim şirketleri için uçtan uca kurumsal çözümler sunuyor. Yatırım piyasaları verinin en kısa sürede efektif şekilde analiz edilip, doğru kararı herkesten önce vermenin rekabet zorunluluğu olduğu bir sektör. Geliştirdiğimiz çözümlerle müşterilerimize gerçek anlamda rekabet üstünlüğü sağlamayı hedefliyoruz. Amiral gemisi olarak ifade edebileceğimiz en bilinen ve yaygın yazılım platformumuz GTP’nin yanı sıra geniş bir ürün yelpazesiyle sektörün değişiminde ihtiyaç duyulan inovatif çözümleri sunuyoruz.

Yeni nesil işlem platformumuz XPMS ile portföy yöneticileri tek platform üzerinden birden fazla aracı kuruma emir iletilebiliyor. In-Memory Database OMS mimarisinin gücünü kullanarak geliştirdiğimiz XFront ile finans sektörü başta olmak üzere hız hassasiyeti yüksek ve işlem yapısı karmaşık sektörlerde çalışan çekirdek sistemlere sürat kazandırıyoruz. XFront, saniyede 5.000 farklı emri işleme kapasitesine sahip. Modüler yapısıyla farklı sistemlerle kolaylıkla entegre olabiliyor.

Otomasyona duyulan ihtiyaç yatırım piyasalarında da artıyor. Büyüyen sermaye piyasalarında, kurumların artan iş yükünü hafifletmek amacıyla robotik süreç otomasyonu uygulamamız RoboCan’ı geliştirdik. Robocan seans içinde veya sonrasında yapılan operasyonel iş süreçlerini analiz ediyor, optimize ediyor ve otomatikleştiriyor. Büyüyen piyasalarda artan operasyonel iş yükünü azaltarak karlılığa katkıda bulunuyoruz. Çalışan verimliliğini ve memnuniyetini de arttırıyoruz. Kurumlar rekabet avantajı elde ederken risklerini minimize ediyorlar. 2021 yılında piyasaya sürülen RoboCan, kurumlarda 300 üzerinde farklı operasyonel süreci robotlar ile gerçekleştiriyor.

2016 yılında oluşturduğumuz Zenia birimimiz konuk ağırlama sektörüne çözümler geliştiriyor. Odağımız hızlı servis restoran zincirleri (QSR – Quick Service Restaurants). 2027 yılına kadar yılda ortalama %10,4 büyüyeceği tahmin edilen QSR teknolojileri global pazarında Burger King, Popeyes, Arby’s, Sbarro, Subway gibi global lider markalara bulut tabanlı, kapsamlı ve tam anlamıyla bütünleşmiş yazılım hizmetleri veriyoruz. Zenia restoranların hem müşteri tarafındaki işlemlerini hem üretim tarafındaki operasyonu, hem de çevrim içi dahil tüm sipariş kanallarını eksiksiz olarak karşılıyor. Restoranlar önde müşterilerine mükemmel bir deneyim yaşatırken arkada üretim süreçlerini optimum verimlilik ve kalitede yönetebilecekleri bir yazılım platformuna sahip oluyor. Restoran dışında ise ev ve işyerlerinden gelen çok kanallı sipariş taleplerini operasyonlarının doğal bir uzantısı olarak karşılıyor ve en kısa sürede teslim ediyorlar.

Zenia markamızla stratejik iş ortaklığı kurduğumuz kurumsal müşterilerin tüm BT ihtiyaçlarını uçtan uca sağlıyoruz. Bu strateji doğrultusunda sağladığımız entegre ürün ve hizmetler içerisinde kiosklar, self servis kanallar, dijital menü panoları, mutfak ekranları, kayıp kaçak tespit ve önleme çözümleri, raporlama, analiz, tahminleme ve planlama araçları yer alıyor.

ATP Digital markamız ise dijitalleşme ve dijital dönüşümle kavramların ve iş modellerinin yeniden tanımlandığı dünyamızda orta ve büyük ölçekte şirketlere uçtan uca teknoloji çözüm ve hizmetleri sağlıyor. ATP Digital, Microsoft Dynamics platformu üzerinde ve kendi geliştirdiği uygulamalar ve altyapı çözümleriyle Türkiye, Çin ve EMEA bölgesinde bugüne kadar 550’nin üzerinde proje gerçekleştirdi. Stratejik iş ortaklıkları ile sektörel çözümler de oluşturuluyor. Örneğin; BUPA Türkiye ile geliştirilen SenCard Flexi Esnek Yan Haklar platformu şirket çalışanlarının kendilerine sağlanan yan hakları kişisel ihtiyaçları doğrultusunda yönetmelerini sağlıyor. Çalışanlar sadece ücretlerini değil, aynı zamanda şirketinin kendilerine sağladığı toplam yan hakların değerini de bu platformdan inceleyebiliyorlar. Tüm bu avantajlarıyla, senCard Flexi Esnek Yan Haklar Platformu çalışan bağlılığı üzerinde önemli bir iyileşme sağlıyor. Önümüzdeki dönemde yeni firmalarında bu platforma katılmasını bekliyoruz.

4- ATP Capital’i kurdunuz ve yatırım yapmaya başladınız. Bu girişiminizden bahseder misiniz?

Faaliyet alanlarımızda gelişim potansiyeli taşıyan, teknoloji ağırlıklı, girişim şirketlerine yatırım yapmak ve büyümelerine stratejik destek sağlamak amacıyla bu yıl ATP Girişim Sermayesi Yatırım Ortaklığı’nı (ATP Capital) kurduk. Sektör stratejilerimiz ve yeni gelişim alanları doğrultusunda yatırım fırsatlarını değerlendiriyoruz. İlk yatırımımızı TAB Foods International’ın (TFI) sahibi olduğu AtaExpress şirketinin %1’lik payının satın alınması ile gerçekleştirdik. AtaExpress’in geri kalan %99’unun alımına yönelik de bir opsiyon hakkı oluşturduk. Amacımız, AtaExpress’in TFI markaları ile kısıtlı Tıkla Gelsin sipariş platformunu yüzlerce markaya açarak çevrimiçi yemek sipariş siteleri arasında ön sıralara tırmanmasını ve artan iş hacmi ile AtaExpress Fiyuu kurye operasyonlarının pazar payının yükselmesi ile yatırımcılara değer artışı sağlamak.

5- Yurt dışı faaliyetleriniz de var, global açılımınızı anlatabilir misiniz?

Zenia çözümlerinin yurtdışı pazarlarda yayılımını destekleyen yapıyı Zenia Technologies B.V. ve Zenia Limited Malta’nın kurulumları ile gerçekleştirdik. Ana pazarlarımızdan Çin’de TS China’nın %51’ini satın alarak Asya Pasifik bölgesine açılımımızı hızlandırdık. Pandeminin etkilerinin azalması ile yurtdışı pazarlarındaki aktivitelerimiz tekrar hızlanmaya başladı. Pandemi ile gelen alışkanlıklar ve hizmet verdiğimiz sektörlerde ivme kazanan dijitalleşme bizim için yeni fırsatlar oluşturuyor. Yurtdışı satış ve pazarlama yatırımlarımız ile önümüzdeki global fırsatları en iyi şekilde değerlendirmek için çalışıyoruz.

6- 2023 yılında bilişim dünyasında öne çıkacak teknolojiler ne olacak, öngörüleriniz neler? 

Dijitalleşme tüm hızıyla iş modellerini ve sektörleri dönüştürmeye devam edecektir. Dijitalleşmenin teknolojilerin farklı alanları özelinde uygulanabilir olması ve ilgili şirketlerin özelliklerine göre gelişen etki potansiyeli çok farklı senaryolarını karşımıza çıkaracak. Bulut hizmetlerinin ivme kazanarak yaygınlaşacağını, robotların kullanım alanlarının artacağını ve yapay zeka uygulamalarının ilerlemeler kaydederek hayatımızın bir çok alanına gireceğini öngörüyoruz. Blok zinciri teknolojilerinin kullanımı da artacaktır. ATP’de ürün ve hizmetlerimizi  bu teknolojilerle şekillendiriyoruz. Tahminleme/tavsiye algoritmaları, büyük veri analizi, görüntü işleme ve derin öğrenme konularında da ArGe aktivitelerimizde öne çıkan alanlar. Süreç yönetimi çözümlerimiz ile elde ettiğimiz verileri zamanlı bir şekilde değerlendirerek son kullanıcıya özel ürün ve hizmetleri sunmayı amaçlıyoruz.